Wednesday, March 14, 2007

RADİKAL


Oğulları asker kendi sınır dışı

Independent, iki oğlunun fotoğrafının yanına 'Ülkenizin size ihtiyacı var', annenin fotoğrafının yanına 'Ama size yok' diye yazdı.Britanya, bir oğlu Irak'ta savaşan, diğeri orduya asker toplama kampanyasında çalışan Jamaikalı anne Bowman'ı bugün sınır dışı ediyor. Independent'ın manşete koyduğu olay büyük tepki çekerken, oğulları hayretler içinde


LONDRA - Britanya'da göçmen politikalarını sıkılaştıran Tony Blair hükümeti, bir oğlu Irak'ta savaşan diğer oğlu asker toplama kampanyasında çalışan 49 yaşındaki Jamaikalı anneyi 15 yaşındaki kızıyla birlikte sınır dışı etme kararı aldı. Büyük tepki çeken kararı 'Askerlerin annesi sınır dışıyla karşı karşıya' manşetiyle duyuran Independent gazetesi, iki oğulun fotoğraflarının yanına 'Ülkenizin size ihtiyacı var', annenin fotoğrafının yanına 'Ama size yok' diye yazdı.
'Hizmetin değeri yokmuş' Altı yıl önce Jamaika'dan koca dayağı sebebiyle kaçıp Britanya'ya gelen 49 yaşındaki Joy Bowman, oğullarını doğrudan vatandaşlık getiren Britanya ordusuna yazılmaya ikna etmişti. Altı aydır Basra'da görev yapan ve annesinin gönderdiği mektuplar, protein içecekleri ve güneş kremi sayesinde cepheye dayanan 28 yaşındaki Leven, "Ülkeme hizmet etmekten gururluyum. Hükümet de hayatımı Irak'ta tehlikeye atmamdan yeterince mutlu. Niye annemi sınır dışı ediyorlar" tepkisini gösterdi. Savunma Bakanlığı'nın etnik azınlıkların orduya katılması kampanyasının posterlerini süsleyen 24 yaşındaki oğlu Damian, "Ülkemize hizmet etmemizin hiç bir değeri yokmuş" dedi. Beş yıldır bir çocuk kliniğinde gönüllü çalışıp Sunderland Üniversitesi'nde hemşirelik eğitimi alan, yaşlıların bahçe düzenlemelerine yardım eden Bowman'ın Newcastle'daki toplumsal yaşama katkısını övmek için gece bile düzenlendi. Ama bunlar dün Heathrow'daki gözaltı merkezine götürülmesi ve bugün Jamaika'ya yollanması kararını önleyemedi. Britanyalı dostlarının oğullarını orduya sokma kararını anlayamamasına karşın oğullarından gurur duyduğunu, artık bomba atmak istemediğini söyleyen Leven'i "Pes etmemelisin" diye şevke getirdiğini anlatan Bowman, Jamaika'da kocasının peşine düşeceğinden korkuyor. (Independent)

MİLLİ GAZETE



Diyarbakır’da Awacs uçtu

Erken uyarı uçağı olarak bilinen Awacslar, Irak Savaşı’nın başladığı 2003 yılından sonra ilk kez Diyarbakır semalarında görüldü. NİHAT ASLAN/ DİYARBAKIRErken uyarı ve havadan kontrol uçağı olarak bilinen Awacslar, Irak Savaşı’nın başladığı 2003 yılından sonra ilk kez Diyarbakır semalarında görüldü. Diyarbakır 2’nci Taktik Hava Kuvvetleri Komutanlığı’na bağlı üsten havalanan 1 Awacs erken uyarı uçağı, kuzey batıya doğru hareket etti. Söz konusu uçakların Diyarbakır semalarında görülmesi vatandaşları da tedirgin ederken yetkililerden bir açıklama yapılamaması da dikkat çekti. Uçakların ne zaman, ne amaçla geldiği ve hangi ülkeye ait olduğu ise öğrenilemedi.

ORTADOĞU



ABD son sözünü söyledi
14.03.2007


ABD nihayet son sözünü söyledi: Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tom Casey, "Biz, Türkiye tarafından Kuzey Irak´ta herhangi bir askeri eyleme girişilmesini kesinlikle görmek istemiyoruz" dedi.
Kara Kuvvetlerı Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ'un, Türkiye'nin uluslararası hukuk çerçevesinde terör örgütü PKK'ya karşı Kuzey Irak'ta uygun göreceği önlemleri alabileceğine ilişkin sözlerine Washington'dan yanıt geldi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tom Casey, Washington'ın, Türkiye'nin Kuzey Irak'ta olası bir askeri operasyonuna kesinlikle karşı olduğunu söyledi.
Günlük basın brifinginde Casey'e, Orgeneral Başbuğ'un açıklaması hatırlatıldı ve ABD'nin görüşü soruldu. "Biz Irak'ın toprak bütünlüğüne inanıyoruz" diyen Sözcü Casey, PKK'ya karşı mücadelede işbirliğinin geliştirilmesi için ABD'nin Türk ve Irak hükümetleriyle iyi şekilde çalıştığını söyledi.
Sözcü, "Sınırötesi operasyon veya benzer konulara gelince, daha önce de konuştuğumuz gibi biz, kesinlikle Türkiye adına Kuzey Irak'ta herhangi bir askeri eyleme girişildiğini görmeyi arzulamıyoruz" dedi.
İlker Başbuğ ne demişti?
Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ, 10 Mart'ta terörle mücadele kapsamında olası sınırötesi operasyonu değerlendirdi ve ''Askeri ihtiyaçlar gerektiğinde Türkiye, Irak'ın kuzeyindeki terör örgütüne karşı uygun göreceği tedbirleri her zaman alabilir'' dedi
Kara Kuvvetleri Komutanı Org. Başbuğ, "Bu konunun kamuoyunun gündeminde gereğinden fazla yer almamasına özen gösterilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir" ifadesini kullandı.
''Türkiye'de yaşanan terör olayları, Irak'ta meydana gelen gelişmelerden doğrudan etkilenmektedir'' diyen Başbuğ, Türkiye'nin milli menfaati, bütün gelişmelere rağmen, Irak'ın siyasi ve toprak bütünlüğünün korunmasını zorunlu kılmaktadır" diye konuştu.
Orgeneral Başbuğ, "Türkiye, milli menfaatlerini koruyacak güçtedir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti kaynağı ne olursa olsun, şantajları ve şantajlara dayanan tehditleri ciddiye almaz. Büyük devlet adamı İsmet İnönü'nün Lozan Konferansı esnasında açıkça söylediği gibi (Irak'ın güvenliği bakımından en iyi garanti, Irak'ta iktidar kimin elinde olursa olsun, Türkiye'nin dostluğunu kazanmaktır)'' ifadesini kullandı

STAR



İran'a yeni yaptırımlar


BM Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi üyesi ve Almanya'nın (5+1) İran'a yeni yaptırım paketi konusunda ilke anlaşmasına vardıkları bildirildi.
ABD'nin BM Daimi Temsilci Vekili Alejandro Daniel Wolff, yaptığı açıklamada, varılan anlaşmanın, bu ülkelerin hükümetlerinden de onay alması durumunda bugün BM Güvenlik Konseyi'nin onayına sunulacağını söyledi.
Wolff, ABD'nin İran'a saldırma planı olup olmadığının sorulması üzerine, böyle bir durumun söz konusu olmadığını bildirdi.
Konseyin diğer 10 üyesiyle biraraya gelen 6 ülkenin daimi temsilcisi, yaklaşık 10 gündür üzerinde çalıştıkları karar tasarısı metniyle ilgili diğer ülkelere bilgi verdiler.
Kısa süren toplantı ardından İngiltere ve Fransa'nın BM daimi temsilcileri de yaptıkları açıklamalarda, bugün yapılacak BM Güvenlik Konseyi toplantısına ''büyük bir olasılıkla karar tasarısı metniyle geleceklerini'' açıkladılar.
İngiltere Büyükelçisi Emry Jones Parry, bugünkü toplantının kısa ama etkili bir toplantı olduğunu belirterek, yarın BM Konseyi'ne sunacaklarımetin üzerinde ne yapacağına konseyin kendisinin karar vereceğini kaydetti.
Fransa Büyükelçisi Jean-Marc de la Sabliere, bugünkü toplantıda metin üzerinde ayrıntılara girmediklerini, görüşmelerin sürdüğünü ve tasarıyı görüşen 6 ülke temsilcisinin, başkentleriyle görüştükten sonra yarın tasarının son durumunu alacağını dile getirdi.
BM Güvenlik Konseyi'nin mart ayı dönem başkanı Güney Afrika'nın BM Daimi Temsilcisi Büyükelçi Dumisani S. Kumalo ise konseyin yarın İran konusunda toplanacağını doğrulayarak, konseyin daimi olmayan üyelerinin de metni tartışacaklarını ve 6 ülkenin sunacağı metni otomatik olarak kabul etmeyeceklerini söyledi.
Kumalo, bir soru üzerine karar tasarısının gelecek hafta içinde oylanabileceği yorumunda da bulundu.
BM Güvenlik Konseyi, 23 Aralık 2006 tarihinde İran'a, nükleer faaliyetlerini askıya alması için 2 ay süre tanımış, bu ülkeye yaptırımlar öngören bir karar tasarısı kabul etmiş, ancak İran faaliyetlerini durdurmamıştı.
Bunun üzerine bir süredir konseyin daimi üyeleri (ABD, İngiltere, Fransa, Çin ve Rusya) ile Almanya, İran'a karşı ikinci bir karar tasarısı metni üzerindeçalışıyorlar.

YENİ ASYA



İşgal beşinci yılına girdi

ABD’nin Irak savaşını başlattığı 20 Mart 2003’ten bu yana onbinlerce sivil hayatını kaybetti. Geçen 4 yıllık sürede şiddetin ve saldırıların durmadığı Irak’a ilişkin bazı çarpıcı istatistiki bilgiler şöyle: BM’nin Irak hükümeti ve morg kayıtlarına dayanarak verdiği bilgiye göre, Irak’ta sadece 2006’da 34 bin 500 sivil öldü.
Irak’ta çatışmalarda ölen asker ve polis sayısı 6 bin 264 olarak duyurulurken, basın yayın organlarında yer alan haberleri derleyen Amerikan ve İngiliz akademisyenlerin yer aldığı bağımsız ‘’Irak Body Count’’ girişiminin verilerine göre, savaşın başlangıcından bu yana en az 64 bin sivil öldü. Ülkede çok sayıda can kaybının da bildirilmemesi sebebiyle bu rakamın sadece sivil kayıpların boyutuna ilişkin bir gösterge olduğuna dikkat çekiliyor. Irak’ta çatışma ve saldırılarda ölen Amerikan askeri sayısının 3197’yi bulduğu, 32 bin 544’ünün yaralandığı bildiriliyor. ABD’nin Irak savaşındaki müttefiki İngiltere’nin asker kaybı ise 134 olarak açıklanıyor. ABD öncülüğündeki koalisyona katılan diğer ülkelerden de 124 askerin öldüğü belirtiliyor.
BM Mülteciler Yüksek Komiserliğinin (BMMYK) tahminlerine göre, savaş öncesi ve savaştan bu yana 2 milyon Iraklı komşu ülkelere kaçmak zorunda kaldı, ülke içinde evlerini terk etmek zorunda kalanların sayısı da 1 milyon 700 bini buluyor. BMMYK verilerine göre, Irak’ta mezhep ayrılığına dayalı şiddeti tırmandıran ve ülkede iç savaş endişelerini artıran 2006 Şubatında Sammarra şehrinde bir Şiî türbesinin bombalanmasının ardından yaklaşık 712 bin kişi evsiz kaldı. BM örgütüne göre, evlerini terk edenlerin sayısı ayda 50 bini buluyor. Iraklı mültecilerin akın ettiği Suriye’de 1 milyon, Ürdün’de 750 bin, Türkiye, Mısır, İran ve Lübnan’ın her birinde onbiner Iraklı mülteciye ev sahipliği yapılıyor. ABD’de de 466 Iraklı mülteci bulunduğu bildiriliyor.
Bu arada, Irak’ın kuzeyinde Kerkük yakınlarında bir pazar yerinde düzenlenen intihar saldırısında 8 kişi öldü, 25 kişi de yaralandı.
2 Amerikan askeri öldürüldü
Irak’ın başkenti Bağdat’ta düzenlenen saldırılarda, 2 Amerikan askerinin öldüğü bildirildi. ABD askeri yetkilileri tarafından yapılan açıklamada, Bağdat’ın kuzeydoğusunda ve güneyinde yola yerleştirilen bombalarla düzenlenen iki ayrı saldırıda, 4 askerin de yaralandığı kaydedildi.
/ BAĞDAT
15.03.2007

VATAN



Rus Vremya Novostey gazetesi, Shell şirketinin Irak'tan Türkiye'ye doğal gaz boru hattı inşa etmeyi planladığını bildirdi
14.03.2007
Gazete, Irak'taki üst düzey bir yetkiliye dayandırarak verdiği haberde, Shell'in Irak ve Türkiye arasında doğal gaz boru hattı inşa etmeyi planladığı belirtildi.Vremya Novostey gazetesi adı açıklanmayan üst düzey Iraklı bir yetkilinin kendilerine yaptığı açıklamada, Shell'in Irak ile Türkiye'nin Ceyhan Limanını birbirine bağlayan mevcut boru hattına paralel olarak yeni bir doğal gaz boru hattı inşa etmeyi hedeflediğini söylediği kaydedildi. Yetkili, Shell'in ayrıca Irak'taki doğal gaz yataklarının incelenmesiyle ilgili çalışmalar başlatmak için girişimde bulunduğunu da sözlerine ekledi.

ZAMAN



Türkiye 125 milyar doları israf etmiş!


Tüketiciler Birliği raporunda, elektrik tasarrufu için bulaşık ve çamaşır makinelerinin tam dolu olarak çalıştırılması, aydınlatmada yüksek vatlı ampuller yerine, floresan ampullerin tercih edilmesi önerildi.
Tüketiciler Birliği, 15 Mart Dünya Tüketiciler Gününde israfa ve küresel kaynaklara dikkat çekmek amacıyla ''İsrafın Neresindeyiz?'' başlıklı bir rapor yayınladı.
Tüketiciler Birliği Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyeleri Ali Akgül, Hatice Tekin, Kazım Cende, Y. Kemal Kalyoncu ve Genel Başkan Yardımcısı Nazım Kaya tarafından hazırlanan raporda, tüketicilerin doğal gaz, elektrik, su, kağıt ve ekmek kullanımında dikkat edecekleri hususlar ve alınacak önlemler ile verimlilik ve tasarrufun nasıl artırabileceği yer alıyor.
Yapılan araştırmalarda, Türkiye'nin enerji tasarruf potansiyelinin yüzde 25 olarak tespit edildiği, bunun konutlarda yüzde 35'lere vardığına dikkat çekilen raporda, ''Enerji tüketiminde yüzde 25 oranındaki tasarruf potansiyeli, 11 milyon 500 bin ton petrole karşılık geliyor. Türkiye'nin GSMH'sının 2006 yılı için 500 milyar dolar olduğu gerçeği karşısında, enerjide tasarruf potansiyeli 125 milyar dolar etmektedir'' denildi.
Raporda, küresel ısınmaya da dikkat çekilerek, israf etmemeyi bir yaşam biçimi, felsefesi olarak kabul etmek gerektiği belirtildi.
Tüketiciye düşen sorumluluğun gereği gibi yerine getirilemediğine işaret edilen raporda, evlerin bayram sabahları cami aydınlatır gibi aydınlatıldığı, televizyonların sabah açıldığı ve en son yatan kişi tarafından kapatıldığı, radyoların işlevsiz biçimde sürekli ses çıkarır halde tutulduğu, iki parça çamaşır elle yıkanacağı yerde yığılmasının beklendiği, duştan akan kaynar su ve şok ısıtıcılarla duş alındığı vurgulandı.
-ELEKTRİK TASARRUFU-
Raporda elektrik tasarrufu yöntemleri şöyle sıralandı:
''Elektrik ocaklarında kullanılan tencere çapının ocak çapından büyük olması, yüzde 30 oranında enerji tasarrufu sağlar. Özellikle yemek ısıtmada mikrodalga fırın kullanmak, yüzde 60-65 oranında enerji tasarrufu sağlar. Fırınlar istisnai durumlar dışında önceden ısıtılmamalı, fırın kapağı sık sık açılmamalıdır. Yumurtalar, tencerede değil, yumurta pişiricilerde haşlanmalıdır. Donmuş gıdalar oda sıcaklığında çözdürülmelidir. Mümkün olabildiğince az miktarda yemek pişirmemek gereklidir. Yemek ısıtmak, yeni yemek pişirmekten az enerji harcar. Bulaşık ve çamaşır makineleri tam dolu olarak çalıştırılmalıdır. Yazın aydınlanmada ısı yayma özelliği az olan floresan lambalar kullanılmalıdır. Klimaların bakım ve temizliğine dikkat edilmesi, 10 yaşından sonra bu cihazın değiştirilmesi yüzde 40 oranında tasarruf sağlar. Buzdolabı, ısı yayan aletlerden ve ısı kaynaklarından uzak tutulmalıdır. Merdiven otomatiklerinde sensörlü sistemler kullanılmalıdır. Elektrikli araçlar stand-by konumunda bırakılmamalıdır. TV ve radyolar sürekli açık tutulmamalı, seyredilecek programlar dışında kapatılarak, hem zaman, hem de enerji israfı engellenmelidir. Terk edilen mahallin lambası, kısa bir süre sonra dönülecek olsa bile kapatılmalıdır. Aydınlanmada yüksek vatlı ampuller yerine, floresan ampuller tercih edilmelidir. Ütülenecek giyecekler biriktirilerek ütülenmelidir.''
-KAĞIT-
Raporda doğal gazda tasarruf yöntemleri ile ilgili olarak da, doğal gazlı ve gazlı ocaklarda verimi yüksek olanların tercih edilmesi, camlarda ısıcam sistemi kullanılması önerildi.
1 ton kağıdın 17 ağaç, 17 ağacın da 70 metrekare ormana eşit olduğuna dikkat çekilen raporda, kağıt israfının yaygın olduğu alanlar olarak bozuk yazıcılardan kaynaklanan israflar, not kağıtları, gereksiz yere basılan, kullanılan duvara asılan kağıt tablolar, duvar kağıtları, kutu meyve suyu, süt ambalajları, kağıt torba, havlu peçeteler sıralandı.
Kağıt kullanımında geri dönüşümün büyük önem arz ettiği, konunun devlet politikası olarak kabul edilmesi gerektiği vurgulanan raporda, 700 ton hurda kağıdın tekrar işlenmesinin, 10 bin ağaca eş değer olduğuna dikkat çekildi.
Raporda, ihtiyaçtan fazla ekmek alınmaması, mümkün olduğunca düşük gramajlı ekmek alınması, ekmeğin dilimlenerek tüketilmesi ve bayat ekmeklerin galate, ekmek tatlısı olarak değerlendirilmesi önerilirken, suda tasarruf için de, bulaşık ve çamaşır makinelerinin tam dolu çalıştırılması önerildi.
Raporda, ''Mutfak batarya ve muslukların bakımının yapılarak, contalarını değiştirmek suretiyle 6 metreküp tasarruf sağlamak mümkündür. Bulaşıkta petrol türevi yerine doğal temizlik malzemeleri kullanılarak, az su ile durulama sağlanmalıdır. Duş alırken akış debisi düşük başlıklar (elduşu) kullanılması, yüzde 50 oranında tasarruf sağlayacaktır. Küçük ebatlı ve az miktardaki kolay çamaşırlar elle yıkanmalıdır. Diş fırçalarken, su açık tutulmamalıdır. Araba yıkamada hortum yerine, kova-sünger kullanılmalıdır'' denildi.
14 Mart 2007, Çarşamba